Kapadokya’da tarihe yolculuk zamanı

Binlerce yıl öncesinden inancın başkenti olan ve her dinden insana ev sahipliği yapan Kapadokya, bilinenin ötesinde keşfedilmeyi bekleyen mekânlarıyla gezginlerin hep ilgisini çekmiştir.

Kapadokya’nın gizli köşeleri, keşişhaneler, kaya oyma mezarları, geçmişten günümüze kalan semboller, Anadolu İslam sanatının esinlendiği figürlü bezemeler, Kapadokya’nın Selçuklu ve Osmanlı yüzü, bu defa müziğin tınısıyla kendini var ediyor.

Unesco’nun “Dünya Mirası Listesi” ne aldığı, doğu ile batının, dinlerin ve dillerin iç içe geçtiği kadim tarihin izlerini taşıyan kent, yıllardır en gözde gezi güzergahlarından biri. Kapadokya, kültürel mirasın korunması ve sürdürülebilirliği hassasiyetiyle ele aldığından, gezi Bizans ve öncesi Hıristiyan kültürünün temellerinden, Selçuklu ve Osmanlı izlerine kadar, şehrin tüm tarihsel, coğrafi ve sosyal özelliklerinin kültürel ilişkilenmelerini gözler önüne seriyor.

İnsanlık tarihinin en eski yerleşim yerlerinden biri olan Kapadokya’da, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Göreme Açık Hava Müzesi, Kaymaklı Yeraltı Şehri ve Kapadokya manzarasında tarihe yolculuğa çıkabilirsiniz.

Ayrıca müzik tarihi ve bestecilerin renkli dünyalarına yapılacak keyifli sohbetler, Hititlerden günümüze çömlek yapımının Anadolu’daki en eski adreslerinden biri olan Avanos, Paşabağı Vadisi’ndeki mantar tipi peri bacaları ve doğal oluşumların güzelliğini yansıtan Güvercinlik Vadisi’ni de keşfedebilirsiniz…